Değişen Menfaatler mi Yoksa İdeolojiler mi

Şundan her zaman irrite olmuşumdur. Kendi düşüncesini radikal bir biçimde insanlara dikte edip, hatta zulmedip, iş kendisine gelince anında çark edip, dikte ettiği düşüncesinin karşıtı davrananlara. 

 

Şimdi yanlış anlaşılmasın! İnsanların düşünceleri değişebilir, bakış açısı değişebilir, hatta karakteri, yaşam biçimi bile değişebilir. Ancak bu değişimi sağlayan, altını dolduran açıklanabilir bir süreç vardır. Bir süreç sonucunda insanlar pişer. 

 

Onun için anında bir o yana bir bu yana hareket edenler için genel de akla tek bişey gelir; "Menfaatler değişti."

 

Bir insan menfaatine göre sağa sola oynayıp duramaz mı? Durabilir hakkıdır. Fakat ona göre değer görür. 

 

Bir insan, dava adamı gibi kendini gösterip, menfaatci gibi davranırsa, menfaatci bir adamdan daha büyük tepki görür.

 

Şimdi geçenlerde haberlerde eski Ak Partili vekil Feramuz Üstün'ün CHP danışmanı olduğunu gördüm. İyi biliyorum milletvekili olduğu zamanlarda Erdoğan'ı eleştirenlere parmak sallardı. Tutkulu bir 'Reis' ci, bir dava adamı gibi davranırdı. 

 

Sonra partiden aday gösterilmeyince ilk fırsatta oluşan ayrılıkçı Gelecek Partisine Genel Başkan Yardımcı'sı olarak katıldı. Sanırım Gelecek Partisinin "geleceğinin olmadığını" anlamasıyla bu sefer, Cumhurbaşkanı umudu taşıyan Mansur Yavaş'a danışman oldu.

 

Şimdi insan parti değişemez mi? Tabi ki değişir. Ancak saygı görmesi için, belli bir tutarlılık içermelidir.

 

Şimdi kafama takılan soru şu;

 

'Önce Büyük Birlik Partisi, sonra Ak Parti, sonra Gelecek Partisi, şimdi ise CHP'li danışmanı. Bütün bu geçişlerin temel nedeni gelecek kaygısı mı? Yoksa değişen dünya görüşü mü?'

 

Eğer dünya görüşüyse, Feramuz beyin hakkında su-i zan oluşmaması için dünya görüşünde değişen noktaları topluma mal olan bir kişilik olduğu için bize izah etmesini bekleriz.

 

Aksi takdirde yarın DEM Partisine katılacakmış denilse, inanabilirim.